Rezervasyon & Bilgi: +90 532 456 96 57

Haberler & Duyurular

Göcek – Datça – Marmaris – Göcek 2 Hafta Mavi Tur

Mavi Tur Detayları

Göcek – Datça – Marmaris – Göcek 2 Hafta Mavi Tur Programımız

1’inci Gün – Göcek

Aren Yatçılık kiralama ile turun ilk gününde sizlere Mavi tur yolculuk programı hakkında bilgi verilmesi için ”Hoşgeldin Koktely’i” sunuluyor. Bu sunumdan önce yata ilk giriş yaptığınızda sizleri kaptan ve yat personelleri karşılıyor.

Göcek, Türkiye’nin turkuaz kıyısında bulunan doğal bir limandır ve Dalaman Uluslararası havalimanına sadece 30 dakika uzaklıktadır. Göcek’in tepesine çıkıldığı zaman 12 adet ada ve körfezin kuytu güzellikleri çok rahat bir şekilde görülebilmektedir. Son zamanlarda popülerleşen Göcek önemli bir yatçılık merkezidir. Burası Türkiye’nin ve Avrupa’nın ünlü yatçılık limanlarından bir tanesidir. Burayı ziyaret ederek her boyuttan yat ve tekneleri görme ve izleme şansını yakalayabilirsiniz. Deniz kıyısında eğlenebileceğiniz barlar ve yemek yiyebileceğiniz restaurantlar bulunmaktadır.

2’inci Gün – Tersane Adası, Ağa Limanı

Tersane adasının bilinen eski adı ”Telandria’dır.” Fethiye körfezinde bulunan Tersane adası diğer adaların en büyüğüdür ve 100 metre uzunluğundaki kanal buraya erişim sağlamaktadır. Yaz aylarında aktif bir şekilde kullanılan Göcek’in kapalı ve korunaklı bir yapısı vardır fakat batı tarafında şiddetli rüzgarlar olduğu için kullanıma kapalıdır. Karadan ve denizden görebileceğiniz bir çok ev kalıntısını içerisinde bulundurur. Bizans döneminde kullanılmaya başlayan Göcek’in en güvenilir liman olduğu bilinmektedir. 1922 yılında yapılan Lozan antlaşması sonrasında burada yaşayan insanların bir çoğu göç etmek zorunda kalmıştır.

Ağa limanı ikiz koylardan oluşmaktadır ve burası demirleme işlemlerinizi yapmak için gayet ideal olan bir yerdir. Ayrıca balık tutabilir, yüzebilir veya sahilde yürüyüş yapabilirsiniz.

3’üncü Gün – Ekincik Körfezi, Dalyan

Ekincik’i ziyaret ettiğinizde sizleri nefes kesen bir güzellik ve bozulmamış doğa harikası karşılıyor. Burası kalabalık bir nüfusa sahip değildir. Yakınında bulunan plaj gayet güzel ve sakindir. Sahil yolu oldukça muazzam ve tekne turları, yürüyüşler için gayet idealdir. Sahil plajının 2 kilometre uzaklığında bir adet küçük liman bulunmaktadır. Tekneler buradan 45 dakika uzaklıkta olan Dalyan’a hareket etmektedirler. İçerisinde yerel yaban hayatı rahatlıkla gözlemleyebilirsiniz. Sahilde çok az su sporu tesisi bulunduğu için burası su sporu meraklıları için ideal bir yer değildir. Bir kaç yerel dükkan ve restaurantı vardır. Ekincik’e Sultaniye kaplıcaları arabayla bir kaç dakika uzaklıktadır. Bu kaplıca Roma döneminden bu yana kullanılmaktadır ve bu kaplıcaların tedavi edici bir özelliği olduğu söylenmektedir. Tatilin verdiği gerginliği ve husursuzluğu burada rahatlıkla atlatabilirsiniz. Diğer türkiye yat turları rotlarını linkten görebilirsiniz.

4’üncü Gün – Bozukkale (Loryma), Bozburun

Bozukkale’nin tarihi milattan önce 10. yüzyıla dayanmaktadır. Antik bir kent olan Bozukkale’nin içerisinde 9 adet kale duvarı bulunmaktadır. Bu kale duvarlarının bir tanesi bozulmuş bir yapıya sahip olduğu için buranın adı Bozukkale konulmuştur.

Eski İngiliz donanma gemileri tarafından gezi alanı olarak kullanılan Bozukkale şimdilerde sahil alanı olarak kullanılmaktadır. Stratejik bir coğrafi konuma ve dar limana sahiptir. Milattan önce 395 yılında Atina’lı komutan Karori’nin buraya geldiği söylenmektedir. Antigonos’un oğlu Demetrios Rodos’a yapacağı savaşın hazırlıkları burada yapmıştır.

Bozburun’un gelişen bir endüstrisi bulunmaktadır ve sünger işleri, gulet yat inşaatı burada fazlasıyla popülerdir. Bir çok firma buraya gelerek kendisine gulet yat ustası arayıp bulmaktadır. İçerisinde gulet yat inşatı ve sünger işleri çok fazla popüler olduğu için turistler için cazip bir turizm merkezidir.

5’inci Gün – Datça

Datça, Ege adalarının ve İyonya’nın güney kıyıları tarafında kurulmuş bir adadır. Bu yarımada Ege deniziyle, Akdeniz denizi arasında yer almaktadır. Datça’nın sonuna doğru gittiğiniz zaman sizleri Knidos antik şehri karşılıyor. Buraya yaklaşık olarak 500 yıl önce İspanyal korsanlar getirilerek ölüme terkedilmiştir fakat Datça’nın vermiş olduğu hava ve huzur İspanyol korsanları öldürmek yerine daha da iyileştirmiştir. Datça’nın limanında güzel bir yürüyüş yapabilirsiniz.

6’ıncı Gün – Knidos

Knidos mutlaka ziyaret etmeniz gereken bir antik kenttir. Datça’nın doğu tarafında ilk yerleşim yeri olarak Knidos eşsiz kalıntılara ve muazzam bir güzelliğe sahiptir. Knidos limanının hemen yan tarafından bir tiyatro bulunuyor. Limana doğru kısa bir yürüyüş yaptığınız zaman Bizans döneminde inşa edilen kiliseler ile karşılaşıyorsunuz. Knidos’un içerisinde 1960 yılından bu yana arkeolojik kazılar yapılmaktadır. British Museum’da sergilenen Demeter Heykeli ve limanı koruyan aslan heykelleri burada bulunmuştur. İçerisinde nekropoller, limanlar ve Afrodit tapınağı bulunmaktadır.

7’inci Gün – Palamutbükü

Palamutbükü’nün öne çıkan özelliği ünlü plajlarıdır. Plajları küçük olmasına rağmen çok güzeldir. Bu plajları ziyaret ederek güzel bir gün geçirebilir ve vücudunuzun gençleşmesini sağlayabilirsiniz. Balıklarıyla ünlü olan Knidos antik şehri Palamutbükü’ne sadece 12 kilometre uzaklıktadır. İnsanları gayet sıcakkanlı ve samimidir. Daha doğrusu kısaca Palamutbükü; Barışın, huzurun ve mutluluğun sembolüdür. Aslında buraya kendi başına bir cennet diyebiliriz.

8’inci Gün – Aktur Koyu, Bencik Koyu

Aktur, Türkiye’nin oksijen tüpü olarak görülmektedir. Etrafı çam ağaçlarıyla kaplıdır ve burası gerçekten cennetin bir parçasıdır. Türkiye’nin en güzel koyu olma ünvanına sahip olan Aktur koyu önemli bir turizm merkezidir. Aktur birbirine 4 kilometre uzaklıkta olan Datça ve Kurucabük adalardan oluşmaktadır.

Bencik koyu dar bir girişe sahiptir fakat içerisine girdiğiniz zaman muazzam bir görüntüyle karşılaşırsınız. Bencik koyu, Hisarönü tarafında yerini almıştır.

9’uncu Gün – Emel Sayin Koyu, Orhaniye Koyu, Selimiye Koyu

Burası Türk klasik müziğinin kraliçesi olan Emel Sayın’dan ismini almıştır. İçerisinde bolca çam ağacı bulunmaktadır ve bu çam ağaçlarının büyüleyici bir kokusu vardır. Önemli bir tatil destinasyonu olan Emel Sayın koyu pırıl pırıl deniziyle bir çok turistin gönlünü çalıyor.

Öğle yemeği için Orhaniye koyuna gidiliyor. Mavi denizi ve meşhur Kızkumu plajıyla Orhaniye koyu sizlere muazzam bir görüntü sunuyor. Orhaniye koyunun en önemli özelliği derin denizidir ve bu derin denizden her geminin geçebilmesidir.

Hisarönü körfezinin incilerinden bir tanesi olan Selimiye koyu’nun bilinen eski adları ”Hydas ve Losta’dır.” Gün batımını burada çok iyi bir şekilde görebilirsiniz. İçerisinde bir çok antik kalıntı bulunmaktadır. Bölgenin en yüksek tepesi Selimiye’dir. Diğeri Sarıkaya ve bir sonrakide Kızılköy Aşarkale mahallesidir. Koyun güneydoğu tepeleri Helenistik döneminden kalma antik kalıntılara yer verdiği için turistler tarafında çok fazla ziyaret edilmektedir. Koyun diğer ilgi çekici yerleri; ”İzleme kulesi, deniz feneri ve manastırdır.”

Amerika’lı sualtı arkeologları ve bilim adamları buraya gelerek bölge içerisinde batık enkaz araştırmaları yapmıştır ve şuanda Bodrum Sualtı müzesinde sergilenen bazı değerli eşyalar bulunmuştur. Selimiye, Orhaniye ve Hisarönü vazgeçilmez üçlüdür. Selimiye’nin temiz deniz suyu, bol miktarda olan balığı, sebzesi, meyvesi ve bademi sizleri etkileyecektir. Diğer bir yandansa temiz havası, huzurlu ortamı ve sıcak insanları sizi büyüleyecektir.

10’uncu Gün – Serçe Bay, Kadırga Koyu

Serce koyu, Mavi yolculuk tur teknelerinin uğrak noktasıdır. Zamanında burada araştırma yapılmıştır ve bazı tarihi kalıntılar bulunmuştur. Bu kalıntıların bir çoğu Bodrum Sul Altı müzesinde sergilenmektedir.

Akşam yemeği ve geceleme işlemi Kadırga koyunda yapılıyor.

11’inci Gün – Marmaris

Marmaris, Muğla iline bağlı olan bir liman şehridir ve Akdeniz’in önemli tatil şehridir.

Marmaris’in içerisinde 12 ay boyunca tüm renkleri görebilirsiniz.

Sahili, doğal bir liman oluşu, antik şehir oluşu, doğal güzelliklere yer vermesi, Mavi yolculuk imkanlarının bulunması, marinası ve su sporları bir çok turist için burayı önemli bir tatil şehri haline getirmiştir.

Burada kış aylarında bile yüzebilirsiniz. Çevresinde bulunan kalın ve yüksek çam ağaçları, geniş yapraklı çınar ağaçları ve Muğla yöresine ait olan günlük ağaçları Marmaris’in özellikleri arasında yer alıyor.

Marmaris, Türkiye’nin önemli yatçılık merkezlerinden bir tanesidir. İçerisinde Dünya’nın en güzel teknelerini görebilirsiniz. Manzarasını denizine, dağlarına ve çam ormanlarına borçludur. Şehrin dar sokaklarında bir çok mağaza, kafe ve restaurant bulabilirsiniz.

12’inci Gün – Kocabuk, Göbün Koyu, Hamam Koyu

Kocabük koyunda verilen yüzme molasının ardından Göbün koyuna doğru hareket ediliyor. Göbün koyunun dar girişi zeytin ve çam ağaçlarıyla kaplıdır. Körfezin uç kısmına doğru giderseniz kaya mezarlarını ve tarihi kalıntıları görebilirsiniz.

Koyun güneybatısında suyun içerisinde olan Cleopatra hamamı bulunmaktadır ve bu hamamın adı Batık hamam olarakta anılmaktadır. Manastır koyu tektonik bir yapıya sahiptir. Koyun arkasında bulunan tepenin yamacına bakarsanız bu tektonik yapıyı ve krater gölünün sularını kıyıya indiren kanalları görebilirsiniz. Manastır koyunun etrafı çam ağaçlarıyla ve keçiboynuzu ağaçlarıyla kaplıdır. Aynı zamanda kuzey doğu yönünde bulunan antik duvar yapısı bizlere Likya’nın antik kenti olan Lydae’i hatırlatıyor. Lydae’e gitmek isterseniz patika yoldan 1.5 saatlik bir yürüyüş yaparak ulaşabilirsiniz.

13’üncü Gün – Sarsala Koyu, Bedri Rahmi Koyu

Sarsala koyunun taşlı plajında ve sahilinde güzel bir gün geçirebilirsiniz. Mavi tur yolculuk programına katılan teknelerin uğrak noktasıdır. Koy içerisinde restaurant bulunmaktadır.

Bedri Rahmi koyu adını ünlü Türk edebiyatçısı ve ressamı olan Bedri Rahmi Eyüboğlu’ndan almıştır. 1973’ün yazında Bedri Rahmi buraya arkadaşlarıyla birlikte gelmiştir ve dikkatini çeken bir kayanın üzerine balık resmi çizmiştir. Çizdiği bu balık resmi halen buraya gelen turistleri selamlamaktadır. Aynı zamanda buranın adı yöre halkı tarafından ”Balık kayası” olarakta anılmaktadır. Bedri Rahmi koyu sert rüzgarlara karşı oldukça korunaklıdır ve bu yüzden demirlemek için gayet ideal bir yerdir. Koyun içerisinde fantastik boyutlarda olan zakkum çiçekleri, küçük plajlar ve turkuaz sular bulunmaktadır.

14’üncü Gün – Zeytin Adası, Yassıca Adası

Zeytin adası, Yassıca adasının güneyinde bulunuyor. Adındanda anlaşılacağı üzere çevresi zeytin ağaçlarıyla kaplıdır. Burada özel bir sahip ekibi bulunmaktadır ve diğer hiç bir adada bu ekip yoktur. Adanın içerisinde Osmanlı döneminden kalma zeytinyağı fabrikası bulunuyor.

Yassıca adasını ziyaret ederek eşinizle birlikte muazzam bir gece yaşayabilirsiniz. Romantik bir yer olan Yassıca adası aynı zamanda gün batımı fotoğrafları için oldukça ideal bir yerdir. Ada fazlasıyla korunaklıdır ve sığ koylara sahiptir. Bu yüzden su sporu meraklıları için ideal bir yerdir. Çevresi zeytin ve çam ağaçlarıyla kaplıdır.

15’inci Gün – Göcek

15.günde kahvaltı yapıldıktan sonra tur saat 10:30’da sonlandırılıyor.

Связаться с нами!

Дизайнерский поплавок Электронная почта Инстаграм Ютуб LinkedIn Форрст